15 Eylül 2023
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''
Allah'u Tealâ, canlı ve cansız bütün varlıkları yoktan yarattı. Varlık alemini insanların gözlerine taşıdı. Hükmü kesin olan Allah, ''emir ve yasaklarını'' tebliğ etmek için kavimlere kendi dillerinde peygamberler gönderdi. Kafirler, peygamberlere verilen mücizeleri sihirbazlıkla suçladı. Gözlerinin gördüklerini inkar ettiler. Kendi yarattıkları putlara yaptılar ve putperistliği icat ettiler. Kafirler: ''Allah, insanlar arasından Muhammed gibi bir elçiyi göndermekten ırak ve yücedir'' dediler ve Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin Allah'ın kulu ve elöisi olduğunu inkar ettiler. Bunun üzerine Allah'u Tealâ, bu ayeti kerimeyi indirdi
Allahü Teâlâ, insanı yokluktan varlık alemine çıkardı. Eşref-i Mahlukat: Yaratılmışların en şereflisi kıldı. İnsanı yaşatacak bir ruh, ruhuna da belirli bir vakte kadar ömür sürdürebileceği bir beden ve bir dünya verdi. İnsanı dünya nimetleriyle rızıklandırdı. İnsana eşler, eşlere de çocuklar nasip etti. İnsan yaşamı boyunca özgür iradesi ve kendi seçimleriyle; öfke, korku, tiksinme, şaşkınlık, mutluluk ve üzüntü duygularını yaşadı. Yaşama arzusu ve dünyevi sevgisini çoğaldı. İnsan, yaratılış gayesini ve yaratıcının yanındaki kıymetini unuttu. Allahü teâlâ yeryüzünde halife kıldığı insanları ne için yarattığını şöyle buyurdu: ''Ben cinleri ve insanları bana ibadet (kulluk) etsinler diye yarattım.'
Kur'an'ı Kerim'in 81. suresidir. Tekvir Suresi, Mekke döneminde indirilmiştir. İsminin anlamını, ilk eyeti kerimesinde geçen ''dürmek'' kelimesinden almıştır. Tekvir Suresi 29 ayeti kerimeden oluşur. Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam bir hadisi şerifinde şöyle buyurur: ''Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvir, İnfitar ve İnşikak surelerini okusun.''